24 Eylül 2018 Pazartesi

Habitat Nedir?

Habitat bir bitki türü veya bitki topluluğunun yaşadığı, belirli gelişme şartlarına sahip alanlardır. Habitat, bitkilerin yaşadıkları yer veya bitkilerin evleri olarak da tanımlanır. Her ev gibi her habitatın da kendine özgü çevre şartları vardır dolayısıyla her habitatta, bu şartlara uyum sağlayabilen belirli bitki türleri yaşarlar.

Yabancı Döllenme- Allogami Nedir?

Yabancı döllenme (allogami) bir çiçeğin yumurta hücresinin başka bir çiçeğin erkek organlarının çiçek tozları tarafından döllenmesi olayına verilen isimdir. Bu olay erkek ve dişi çiçeklerin ayrı bitkilerde, aynı bitkinin farklı yerlerinde veya aynı çiçekte olmasına karşılık kendine uyuşmazlığın bulunmasına ya da olgunlaşma zamanlarının farklı olmasından kaynaklanabilir. 

20 Eylül 2018 Perşembe

Jeotermal Enerji

Hipertermal alanlarda, yer derinliklerinde bulunan ve yeryüzüne kendiliğinden ulaşan veya sondaj ile çıkarılan, çözünmüş halde bazı kimyasallar içeren, sıcak su, buhar ve gaz halinde bulunan akışkana bağlı olan ısı enerjisinde Jeotermal Enerji denilmektedir.Yenilenebilir ucuz ve güvenli bir enerji türüdür.

                     geothermal energy turkey ile ilgili görsel sonucu












Ekoloji Nedir?

Ekoloji, canlıların kendi aralarında ve çevreleri ile olan karşılıklı ilişkilerini inceleyen bir bilim dalı olup; birçok alt dalara ayrılmaktadır. Yunanca yurt, yuva anlamına gelen “oikos” sözcüğü ile Yunanca ve Latincede bilim anlamına gelen “logia” sözcüğünün birleşmesiyle bu terim oluşmuştur.

Ahır Gübresinin Önemi, Depolanması ve Gaz Elde Edilmesi

Ahır Gübresi


-Toprağa humus vererek de toprağı ıslah eder.
-Toprağın işlenmesini kolaylaştırır.
-Toprağın su tutma kabiliyetini ve havalanmasını arttırır.
-Ahır gübresi, terkibinde bulunan azot, fosfor ve potasyum gibi bitki besin elementleri toprağı besin maddelerince zenginleştirir.


Efemer Bitkiler


Efemer bitkiler, genellikle 20-40 gün gibi kısa bir sürede yaşamlarını tamamlayan bitkilerdir. Efemer bitkilerin kökleri yüzlek olup toprak kuraklığına fazla dayanıklı değildirler. Toprak üstü organları ise tam kurakçıl bitki özelliklerine sahiptir. 

Bitkilerde Döllenme (Fertilization) Nedir?


Döllenme, bitkilerde dişicik tepesine gelen çiçek tozunun oluşturduğu çim borusunun içerisinde bulunan iki generatif çekirdekten birisinin yumurta hücresiyle, diğerinin de diploid polar çekirdek (besi doku) hücresiyle birleşmesi olayıdır. 

Gutasyon(Damlama) Nedir?

Gutasyon, bitkilerin sıvı halinde dışarıya su vermesi olayıdır. Toprak sıcaklığı yüksek ve bol nem bulunan yerlerde, bitkiler geceleri ve sabaha karşı stomalarından dışarıya, damlalar halinde su çıkarırlar. 

18 Eylül 2018 Salı

Enerji Tanımları ve Sınıflandırılması

Enerji

Bir sistemin, kendisi dışında etkinlik üretme yeteneği enerji olarak tanımlanmaktadır.

İçerisinde mevcut teknolojik imkanlarla değerlendirilebilecek özelliklerde temel enerji biçimlerinden en az bir tanesini bünyesinde bulunduran fiziksel büyüklükler enerji kaynağı olarak tanımlanır.

Belirli termodinamik koşullarda belli bir miktar enerjinin diğer bir enerji birimine dönüştürülebilen en yüksek miktarına ekserji, dönüştürülemeyen enerjiye de anerji adı verilmektedir.



Asit Yağmuru Nedir?


Asit yağmurları değişebilir hidrojen (H)⁺ iyonlarının hidroksil (OH)⁻ iyonlarından daha fazla olduğu yağmurlara verilen isimdir. Bu yağış çoğunlukla endüstri kuruluşlarının yoğun bulunduğu yörelerde ortaya çıkar. 

Tarımsal Mekanizasyon ve Faydaları

Tarımsal faaliyetlerde kullanılan enerji kaynağı, mekanik araç ve gerecin tasarımı, yapımı, geliştirilmesi, pazarlaması, yayımı, eğitimi, işletilmesi ve kullanılması konularını ele almaktadır. Tarımsal mekanizasyon araçları, üretim aşamalarında kullanılan tarım makinalarından ve bu makinaları çalıştıran güç kaynaklarından oluşmaktadır.

17 Eylül 2018 Pazartesi

Agroekoloji, Agroekosistem, Agroloji ve Agronomi Nedir?

Agroekoloji
Agroekoloji kültür bitkilerinin ekolojisini inceleyen bilim dalıdır. Burada yalnızca kültürü yapılan bitkilerin çevreleri ve birbirleri ile olan ilişkileri incelenir. Hayvanlar ve yabani bitki örtüsü bu bilim dalının dışındadır.

Adaptasyon Nedir?

Adaptasyon, bir canlının belli bir bölgedeki çevre koşullarına uyma yeteneğidir. Çevre değiştiren canlı yeni çevreye uyabilmek için kendisini bazı morfolojik ve fizyolojik değişikliklere zorlar. Bu değişimleri yapabilen bitkiler o bölgeye adapte olup soylarını devam ettirirler, yapamayanlar ise yok olurlar.

Tırmıklar

Tırmıklar, ikileme ya da üçleme için kullanılan iş derinliği az olan aletlerdir.

Tırmıkların Görevleri


-Kesekleri parçalar.
-Yüzey tesviyesi yapar.
-Anız bozar.
-Yabancı otları yolar.
-Toprağa gevşek bir yapı kazandırarak suların toprakta tutunmasını sağlar
-Kaymak tabakasını kırar.
-Çayır topraklarında çizerek yırttığından bitki köklerinin havalanmasını sağlar.
-Tohum ve Granül gübrenin toprağa karışmasını sağlar.
-Ekim makinalarının arkasına bağlanarak etkinliği arttırır.



Abiyotik Faktörler


Abiyotik faktörler, bir ekosistemde bulunan bütün cansız varlık ve faktörleri ifade eder. Bunlar; ışık, sıcaklık, oksijen, karbondioksit, hava nemi gibi iklim etmenleri ile toprak suyu, besin maddeleri, toprak sıcaklığı, toprak havası, toprak yapısı ve dokusu gibi toprak elementleri ve enerji değişimlerinden oluşur.

13 Eylül 2018 Perşembe

Fototropizm Nedir?

Bitkiler yeterli ışık olmayan ortamda yetiştirildikleri zaman ışık kaynağına doğru yönelirler. Fazla ışıklı ortamda yetiştirildikleri zamanda ışık kaynağından kaçarlar. Özellikle az ışık aldıkları zaman bitkilerin büyümelerini ışığa doğru yapmalarına, bitkilerin ışığa doğru yönelmelerine "fototropizm" adı verilir.

Dipkazan Nedir?

Toprağın uzun yıllar sürülmesinden dolayı çizi tabanının altında sıkışmış, bitki kök gelişimi yönünden yapısal özellikleri bakımından bozulmuş bir tabaka oluşur.Taban Taşı olarak adlandırılan bu tabaka kırılmadığı takdirde, ürün veriminde zamanla önemli derecede azalma meydana gelmektedir. Bu tabakanın kırılması amacıyla 40-60 cm derinlikte çalışan dipkazan kullanılmaktadır.

Fotoperiyot Nedir ?

Bitkilerin büyüme ve gelişmelerine etkide bulunan ana faktörlerden birisi, nedenleri son yıllarda daha açık anlaşılmaya başlanan “gün uzunluğu” dur. Bitkiler güneşin doğuşu ve batışı ile günün bazı saatlerinde ışıklı, bazı saatlerinde karanlık devrede yaşamlarını sürdürürler. Bu periyodik (nöbetleşe) ışınlanma, her gün tekrarlanır. Güneşin doğuş ve batışı ile ilgili olarak yaşanan periyodik ışıklanmaya “fotoperiyot”, bitkilerin fotoperiyoda gösterdikleri tepkiye ise “fotoperiyodizm” adı verilir.

12 Eylül 2018 Çarşamba

Güneş Kollektörleri

Güneş kollektörleri güneşten gelen ısı enerjisini alarak, ısıtıcı akışkana aktaran bir tür ısı aktarım sistemidir.Güneşten gelen güneş enerjisinin işe yarayışlı hale dönüştürülmesi, güneş kollektörleri ile sağlanmaktadır.Isı toplama metotları ile güneş enerjisinden faydalanma, günümüzde en çok uygulama alanı bulmuş ve geliştirilmiş bir güneş enerji teknolojisidir. Kısa dalga boylu güneş ışınımının yaklaşık %85-90’ı geçirgen örtü tarafından geçirilir ve yutucu plaka tarafından yutularak akışkana iletilir.

Güneş kollektörleri Vakum tüplü ve Düzlemsel olmak üzere iki şekilde üretilmektedir.

Basınçlı Sulama Yöntemleri/Bahçe Bitkileri

Yağmurlama Sulama

Ülkemizde son yıllarda özellikle sebze yetiştiriciliğinde büyük ölçüde kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemde su değişik şekillerde yapılmış başlıklarla püskürtülmekte ve yağmur şeklinde düşen su ile toprak sulanmaktadır. Yağmurlama sulama ile birlikte gerekli olan gübreler sulama içerisinde eritilerek verilebilmektedir.

Yüzey Sulama Yöntemleri/Bahçe Bitkileri

a)Salma Sulama
Salma sulama suyun çok olduğu yerlerde meyvecilik ve sebzecilikte uygulanır.

Tarım Ürünlerinin Kurutulması

Tarım ürünlerinin kurutulması nemin üründen ısı ve hava hareketiyle uzaklaştırılması anlamına gelmektedir. Kurutma öncelikli olarak ürünün uzun süre bozulmadan depolanabilmesi için yapılmaktadır.

Kurutma işleminin faydaları 

- Ürünlerin erken hasat edilmelerine olanak sağlar.
- Böylece yüksek nemde yapılan hasatta ürün dökülmeleri önlenir.
- Erken hasat ikinci ürün için uygun yetiştirme periyodu sağlar.
- Hasat kayıpları azalır.
- Tohumların filizlenme kabiliyeti daha uzun süre korunabilir.
- Tütün, kuru meyve ve kuru sebze gibi ekonomik değeri olan başka ürünlerin üretimine olanak verir.
- Tarımsal üretim artıklarının yeniden değerlendirilmesine olanak sağlar (küspe, kabuk, posa vb.)
- Ürünün nem miktarının düşmesi ile aroma ve besin değeri gibi kalite özelliklerinin muhafaza edilmesini sağlar.
- Ürünün hacminin azalması, dolayısıyla ürünün önemli bileşenlerinin taşınma ve depolanmasındaki verimin artmasını sağlar.
- Pamuk, mısır ve çay gibi ürünlerin işlenmesine olanak sağlar.
- Ürünün bozulmadan uzun süre korunmasını sağlar.

Bahçe Bitkilerinde Sulama

Bahçe bitkileri yetiştiriciliğinde kullanılan sulama yöntemleri genel olarak iki gruba ayrılmaktadır.

11 Eylül 2018 Salı

Yemlerin Depolanma ve Kullanım Şekilleri

Otlatılarak hayvanlara yedirilen yemler dışında kalan tüm yemler kısa veya uzun süre depolandıktan sonra hayvanlara verilmektedir. Bu nedenden ötürü barınak içerisinde yedirilen yemler yeşil ve taze bile olsa barınağa gelene kadar besleme değerlerinin bir bölümünü kaybetmiş olurlar. Yaş olarak barınakta ve/veya barınağa gelene kadar bir süre bırakılmışlarsa, bitkilerdeki canlı hücrelerin normal solunumu sonucu (respirasyon) bitkilerde ısınma meydana gelir ve bitkiler kızışır. Bunun sonucunda da bitkilerdeki proteinlerin bir bölümü parçalanır (proteolisis). Bu şekilde bitki üzerinde bulunan zararlı mikroorganizmaların çoğalması için de uygun bir ortam hazırlanmış olur. Kızışmış yemler hayvanların sindirim kanalında çeşitli sorunlara yol açabilmektedir.

Toprak Yorgunluğu Nedir?

Toprak Yorgunluğu

Yaşlı bir meyve bahçesinin sökülmesinden sonra aynı yere aynı türle ve bazen değişik türlerle hemen dikim yapılması, yeni fidanların normal gelişimini engellemektedir. Bu olaya toprak yorgunluğu, böyle topraklara da yorgun topraklar adı verilmektedir. Yorgun topraklarda dikilen fidanlarda genel olarak büyüme yavaş olmakta, boğum araları kısalarak ağaçlar bodurlaşmakta ve yapraklar rozetleşmektedir. Bunun sonucu olarak da kök gövdede gelişim gerilemektedir.

10 Eylül 2018 Pazartesi

Toprak Frezesi Nedir?

Toprak frezeleri,  kuyruk mili tırmıkları ve titreşimli dipkazanlar ile hareketini kuyruk mili sağlayarak çalışan toprak işleme aletidir.

Rototiller veya rotovatör adları ile de kaynaklarda geçmektedir.  Büyüklüklerine göre çapa-ara çapa makinasi olarak bilinmektedir.

Çizel Nedir?

Çizel (Chisel)-Graham pulluğu olarak tanımlanır. Bir çeşit ağır kültivatör olarak nitelendirilebilen Çizel, birinci sınıf toprak işleme aletleri gibi toprağı alt üst etmeden, toprağı devirmeden, yırtarak kabartır ve anızın yüzeyde kalmasını sağlar.

Pulluk Nedir?

Kulaklı Pulluklar:
Kulaklı pulluklar toprağı dikdörtgen prizma şeklinde düşey ve yatay olarak şeritler halinde kesen aktif kısım denilen uç demiri ve kulağın şekline göre parçalayarak önceki açılan çiziye deviren aletlerdir.

Kültivatör Nedir?

Kültivatör (kazayağı) toprağı devirmeden işleyerek çalışan ikinci sınıf toprak işleme aletidir.


9 Eylül 2018 Pazar

Yemlere Uygulanacak İşlemler

Bir kısım yemler hasat edildikten hemen sonra, bazıları ise bir süre saklandıktan sonra kullanılırlar. Gerek hasadı takiben gerekse bir süre depoladıktan sonra yedirilecek olsun, bazı yemler hayvana verilmeden önce çeşitli işlemlerden geçirilirler. Söz konusu işlemlerin uygulanma amaçları aşağıdaki gibi özetlenebilir;


Hasat Zamanı

Yemlerin Üretimi Aşamasında Etkili Olan Faktörler/Hasat Zamanı
Yeşil yem bitkilerinin ilk sürgün verdiği dönemde bünyesindeki organik maddeler basit bileşikler halindedir. Gelişme çağı ilerledikçe bu bileşikler büyük moleküllü bileşikler haline dönüşürler. Böylece nitrojenli bileşikler, amino asit, amid maddeler proteine; basit şekerler ise nişasta ve sellüloza dönüşürler. Bu nedenle genç bitkilerin protein içeriği yüksek, sellüloz içeriği ise düşük olur. Bitki olgunlaştıkça sellüloz içeriği arttığı gibi bitki hücre duvarlarında odunlaşma (lignifikasyon) da artar. Bu nedenle bitki olgunlaştıkça sindirilme derecesi ve dolayısıyla besleme değeri düşer.

Gübreleme

Yemlerin Üretimi Aşamasında Etkili Olan Faktörler/Gübreleme
Gübreleme yem bitkilerinin besleme değerini diğer faktörlere göre daha yüksek oranda etkilemektedir. Doğru ve düzenli bir gübreleme ile hem ürün miktarı artırılır hem de besin maddeleri içeriği yüksek, kaliteli yem bitkileri üretilir. Gübreleme ve sulama yaprak/sap oranını artıracağı için protein içeriği üzerinde de olumlu etki yapar.

Toprak ve İklim

Yemlerin Üretimi Aşamasında Etkili Olan Faktörler/ Toprak ve İklim

Toprak

Bitkisel kaynaklı yemler toprağa bağımlı olarak yetiştirildikleri için besin maddeleri içerikleri toprakta bulunan yararlanılabilir besin maddelerinin durumuna göre değişkenlik göstermektedir. Aynı bitki değişik topraklarda farkı bileşim gösterebilmekte buda o bitkinin beslenme değerini etkilemektedir. Nitekim bazı bölgelerde, topraktaki herhangi bir mineral madde eksikliği bitkiye ve dolayısıyla hayvana yansıyabilmektedir. Topraktaki besin maddeleri eksikliği bitkinin besleme değerinin yanı sıra ürün miktarını da olumsuz yönde etkilemektedir.

Yemlerin Niteliklerini Etkileyen Faktörler

Yemler, üretimden hayvanlara yedirildikleri ana kadar geçen süre içerisinde besleme değerleri ve diğer niteliklerini etkileyen çeşitli faktörlerin etkisi altındadır. Ancak uygulanan manejman yöntemleriyle söz konusu faktörlerin olumsuz etkileri önlenebilmektedir. Yemlerin niteliklerini etkileyen en önemli faktörler arasında özellikler yemlerin üretimi aşamasında etkili olan faktörler, yemlere uygulanan işlemler, yemlerin depolanma ve kullanım şekilleri ile yemlerin sindirilme derecelerini etkileyen faktörler gelmektedir.

7 Eylül 2018 Cuma

Çayır ve Mera Nedir?


Çayır Nedir?


Genellikle taban suyunun yüksek olduğu topraklarda kendiliğinden yetişen veya taban arazilerde suni olarak tesis edilen, çoğunlukla yüksek boylu, kök-sap ve sülük oluşturmayan bitkilerden oluşan ve genellikle biçilerek değerlendirilen yem alanlarına çayır denilmektedir. Suni çayırlar, çok yılık-uzun ömürlü yem bitkileri ile kurulursa “devamlı suni çayırlar”, tek yıllık-kısa ömürlü yem bitkileri ile kurulursa “geçici suni çayırlar” denir. Dik gelişen, uzun boylu ve yumak oluşturan yem bitkileri çok değerli çayır bitkileridir.

Periyodisite Nedir?

Meyve ağaçlarının bir yıl meyve verip, ertesi yıl çok az meyve vermesi ya da  hiç meyve vermemesi olayıdır. Periyodisite (Alternans) türlere ve tür içindeki çeşitler arasında farklılık gösterebilmektedir. Etkili olma derecesini arttıran etmenlerin başında kültürel uygulamalar ve iklim şartları gelmektedir. Ağacın verimi fazla olan yıllarda doğal veya doğal olmayan şekilde dışarıdan müdahale edilerek çiçek tomurcuğu oluşmasının engellenmesinden dolayı ortaya çıkmaktadır.



6 Eylül 2018 Perşembe

Nadas Nedir?

Tarla toprağının işlenerek belirli bir süre boş bırakılması nadas denilmektedir. Kuru tarımın yapıldığı kurak ve yarı kurak bölgelerde toprağa düşen yıllık yağışların her yıl ürün kaldırmaya yeterli olmadığı durumlarda tarla bir yıl nadasa bırakılarak üretime ara verilir. Asıl amaç, nadas yılında düşen yağış sularından bir kısmını toprakta biriktirmek ve ertesi yıl kültür bitkilerine yarayışlı olacak su miktarını artırmaktır. Yapılma zamanına ve şekline göre nadasın çeşitleri değişmektedir. Bunlar; tam nadas, güz nadası, yarım nadas, kara nadası ve anızlı nadas olarak çeşitlendirilebilir.

Ekim Nöbeti Nedir?

Münavebe veya rotasyon olarak da bilinen ekim nöbeti aynı tarım alanı üzerinde farklı türlerden kültür bitkilerinin düzenli aralıklarla arka arkaya yetiştirilmesidir. Ekilecek ürünlerin organize edilmesinde  üzerinde durulacak en önemli konulardan biri ekim nöbetidir.  Bu uygulamada amaç toprağın üretkenliğinin sürdürülebilmesi ve birim alandan elde edilen verimin artırılmasıdır.

Bitki Koruma Ürünlerinin Sınıflandırılması

Bitki Koruma Ürünü : Bitkisel üretim sırasında hastalık, zararlı ve yabancı otlara karşı mücadele ve koruma amacı ile ilaç, preparat ile bitki gelişimini düzenlemek için kullanılan kimyasal maddelere denir.



5 Eylül 2018 Çarşamba

Fenokopya (Phenocopy) Nedir?


Gelişme sırasında beslenme ya da stres gibi çevresel faktörler, genler tarafından meydana getirilen karakterlerin aynısını oluşturabilirler. Örneğin tavuklarda kuyruk çıkıntısının olmayışı bir gene bağlıdır. Fakat bu geni taşımayan döllü yumurtalar yüksek karbondioksitli bir ortamda kuluçkaya konduklarında elde edilen döllerin birçoğunda kuyruk çıkıntısı meydana gelmemektedir. Bu olay fenokopya (Phenocopy) olarak tanımlanmaktadır.

Telomer Nedir?


Telomer doğrusal bir kromozomun ucuna verilen isimdir ve binlerce kez tekrarlanan kısa DNA tekrar dizileri içerir. Kromozom kırılırsa yeni uçlar meydana gelir ve bu uçlar tekrar birbirleriyle birleşme eğiliminde olurlar. Telomerler yeni oluşan kırık kromozom uçları ile ya da diğer telomer uçları ile birleşmezler. Bu nedenle telomerler kromozom uçlarının parçalanmasına ya da diğer kromozomlarla kaynaşmasını engelleyerek kromozomların yapısal bütünlüklerini korunmasını sağlar.

Germ-Plasm Teorisi


19. yüzyılın tamamlanmasına az bir zaman kala August Weismann (1834-1914) yaptığı denemelerle kazanılmış karakterlerin kalıtımı görüşünün doğru olmadığını kanıtlamıştır. Weismann yaptığı bir denemede arka arkaya 22 generasyon boyunca farelerin kuyruklarını kesmiş ve elde edilen döllerin kuyruk uzunluklarının daime aynı olduğunu göstermiştir. Weismann bu denemelerden elde ettiği sonuçları değerlendirmiş ve üreme organlarındaki hücrelerin gametlere aktarılacak olan genetik bilgilerin tamamını taşıdıklarını ifade eden germ-plasm teorisini öne sürmüştür.


Hücre Teorisi Kavramı


Mattis Jacob Schleiden (1804-1881) ve Theodor Schwann (1810-1882) 1839 yılında hücre teorisi kavramını öne sürmüşlerdir. Bu teoriye göre;

-Bütün yaşam hücrelerden oluşmaktadır.
-Hücreler önceden var olan hücrelerden meydana gelir.
-Hücre canlı organizmanın temel yapı ve fonksiyon birimidir.

Kalıtımın Karışımı Teorisi


Kalıtım konusunda öne sürülen bir başka görüş ise döllerin ebeveynlerin özelliklerinin karışımı ya da bileşimi olduklarını öne süren kalıtımların karışımı teorisidir. Bu görüşe göre genetik materyalin kendisi aynen mavi ve sarı pigmentin karışarak yeşili oluşturmasında olduğu gibi karışmaktadır. Karışım bir kez gerçekleştiğinde gelecek generasyonlarda genetik farklılık olamayacak yani yeşil renk mavi ve sarı pigmentler haline ayrılmayacaktır. Gerçekten bazı özellikler kalıtımın karışmasıyla ortaya çıkar ancak günümüzde biliyoruz ki karışan genler değildir.

Ön Oluşumculuk (Preformasyonizm)




1500’ lü yılların sonlarına doğru ilk mikroskobun bulunmasına paralel olarak 1665 yılında Robert Hooke (1635-1703) hücreyi bulmuştur. Mikroskobun bulunuşu doğa bilimcilerine canlılarla yeni çalışmalar yapma olanağı sağlamıştır. Bu olanak oldukça küçük olan bu yeni dünyaya aşırı ilgiye neden olmuş ve bunun sonucu olarak da ön oluşumculuk (preformasyonizm) olarak bilinen görüş ortaya atılmıştır.

Kazanılan Karakterin Kalıtımı Teorisi


Pangenesis eski Yunan uygarlığında kazanılan karakterlerin kalıtımı teorisinin öne sürülmesine yol açmıştır. Bu teoriye göre bir canlının hayatı boyunca kazanılan karakterleri onun kalıtsal bilgilerine dahil olur ve döllerine aktarılır. Örneğin çok çalışarak müzik yeteneğini geliştiren bir insan bunu dölüne aktaracak, yani doğuştan müzik yeteneği gelişmiş olan bir çocuk meydana getirebilecektir. Kazanılan karakterlerin kalıtımı görüşü de uzun süre kabul görmemiş ancak 20. Yüzyıl boyunca da güncelliğini korumaya devam etmiştir.

Pangenesis Teorisi


Eski Yunanlılar üreme ve kalıtım konusunda önemli teoriler geliştirmişlerdir. Yunanlı doktor Alcmeon (MÖ 520’li yıllarda) hayvanları keserek yaptığı araştırmalarda beynin sadece algılama merkezi olmadığını aynı zamanda spermanın da orijini olduğunu öne sürmüştür. Bu görüş spermin üretildiği yer ve kalıtımda ki rolü konusunda uzun felsefi tartışmaların başlamasına yol açmış ve pangenesis teorisinin ortaya çıkışıyla sonuçlanmıştır. Bu teoriye göre özel partiküller (daha sonra gemulles olarak adlandırılacaktır) vücudun farklı bölgelerinden aldıkları bilgileri üreme organlarına taşırlar ve oradan da döllenme anında bu bilgileri embriyoya aktarırlar. Pangenesis teorisi doğru olmamasına karşın 1800’lü yılların sonuna kadar geçerliliğini korumuştur.